BURAYA S?TEN?ZE A?T BANNER YADA YAZILAR YAZAB?L?RS?N?Z...

Www.EndlessGenclik.Com

 
 
» Ana Kategoriler
Allah (c.c)  
 Ehli-Beyt (a.s)  
 Kur'an-i Kerîm  
 Peygamberlerimiz
Reddiyeler  
 
» Kuran-ı Kerim Bölümü
 Kuran-ı Kerim Öğreniyorum
 Kuran-ı Kerim Dinle
 Kuran-ı Kerim ve Bilim
 Kuran-ı Kerim Tefsirleri
 Kuran Bir Mucizedir
 
» Hz. Muhammed (s.a.a) Hayatı
 Mekke Dönemi  
 Medine Dönemi  
 Güzel Ahlakı  
 
» On İki İmam (a.s)
 Hz. Ali
 Hz. Hasan
 Hz. Hüseyin
 Hz. Zeynel Abidin
 Hz. Muhammed Bakır
 Hz. Caferi Sadık
 Hz. Musa Kazım
 Hz. Ali Rıza
 Hz. Muhammed Taki
 Hz. Ali Naki
 Hz. Hasan Askeri
 Hz. Mehdi
 
» Mezhebler Bölümü
 Şia Mezhebi
 Caferi Mezhebi
 Hanifi Mezhebi
 Şafi Mezhebi
 Diğer Mezhebler
 
» İlmihal Bölümü
 Namaz
 32 Farz
 54 Farz
 Nasihatler
 Oruç
 Hac
 Zekat
 Nazar
 Cinler
 Abdest
 Teyemmüm
 Diğer
 
» Genel Kategoriler
İslam Alimleri
 Hz Muhammed (s.a.a)
Kısas ve Öyküler
Sağlık Bilgileri
Gençlik
Boykot
 
» İçerik Gönder
Haber Ekle
Dosya Ekle
Yazı Ekle
Köşe Yazısı Ekle
Resim Ekle
Video Ekle
Z Deftere Yaz
 

ehlibeyt-mektebi

164

Aşura’nın Mesajcısı İmam Seccad (as)
 
 
Hicri kameri 10 Muharrem 61 tarihinde İmam Seccad as. Yezid ordusuyla İmam Hüseyin as ve sahabeleri arasında çıkan kanlı savaşa tanık oldu.

16/07/2008
 

 İmam Ali bin Hüseyin as. babasıyla birlikteydi, fakat ağır hasta olduğu için cihada katılamadı. İlahi kader icabı, İmam Seccad as. bu çatışmaya katılmamalıydı. İmam Seccad Allah’ın lütfuyla hayatını sürdürüp, başka bir kader belirleyici olayda rol üstlenmeliydi. İmam Seccad as’ın şehadet yıl dönümünde, Kerbelâ faciası sonrası imamın hayat öyküsü ve etkin yükümlülüklerini inceleyeceğiz. Her şeyden önce İmam Seccad as’ın şehadet yıldönümü münasebetiyle tüm İslam alemine başsağlığı diliyoruz…

İmam Hüseyin as’ın şehadetinden sonra İmam Seccad as çok zor ve engebeli bir yolda ilerledi ve topluma egemen baskı ve dehşet politikasına rağmen Müslümanların imametini üstlendi. İmam Seccad as’ın üstlendiği sorumluluğun bir kısmı Kerbelâ faciasından sonraki günlerde gerçekleşti. İmam Seccad as, halası hz. Zeynep sa ile Ehl-i Beyt mensubu kadın ve çocuklarla birlikte esir edilip, ilkin Kûfe’ye ve sonra şam’a götürüldü. İmam Seccad as Aşurâ kıyamının mesajcısı olarak büyük bir çaba harcayıp, Yezid ile Emevi hanedanının iğrenç çehresini ifşa etti. İmam Seccad as ulaştığı her yerde İmam Hüseyin as’ın kıyam nedenlerini ve bu kıyamın mukaddes ve yüce hedeflerini halka anlatıyordu. İmam Seccad as ilk durak olan Kufe’de İmam Hüseyin as kıyamıyla ilgili yükümlülüğünü yerine getirdi. Ehl-i Beyt hanedanının esaret durumu öylesine acıklıydı ki, Kûfe’liler büyük bir ıstırap duyup, inleyip, ağlamaya başladılar. Fakat İmam Seccad as eşsiz bir kararlılıkla ağlayan topluluğa hitaben şöyle buyurdu:

“ Ey halk, ben Hüseyin oğlu Ali’yim… Ben hürmeti ayaklar altına alınanın oğluyum. Ey halk, babama mektup yazıp, biat eden ve sonra işinize hile karıştırıp, ahde vefasızlık yapan siz değil miydiniz? Siz babam Hüseyin’le ahitleştiniz, fakat ona karşı savaş açtınız.” İmam Seccad as Kûfe valisi, İbni Ziyad’la da karşılaştığında açık sözlü davrandı. Nitekim İbni Ziyad onu ölümle tehdit etti. İmam ise şöyle buyurdu:

“Beni ölümle mi tehdit ediyorsun? Bizim için şehadetin keramet, izzet ve yücelik olduğunu bilmiyor musun?

İmam Seccad as Şam’da Yezid’in düzenlediği toplantıda da Ehl-i Beyt ve Resulullah’ın faziletleri hakkında eşsiz bir hutbe okuyup, Yezid’le Emevi hanedanı sultasını yerden yere vurdu. Bu hutbe sonucu halk, esirlerin Ehl-i Beyt-i peygamberden olduklarını, Kerbelâ’da şehit edilenlerin en takvalı ve hürr Müslümanlar olduklarını anladılar. Böylece kamuoyu Ehl-i Beyt-i Resulullah lehine bir dönüşüm yaşadı. Halk kitleleri gruplar halinde Şam’da esir tutulan İmam Hüseyin as’ın Ehl-i Beyt’inin ziyaretine koşup, taziyette bulundular. Bu süreç Şam’ın siyasi atmosferini etkileyip, Emevi sultasını tehdit etmeye başladığı için Yezid, Ehl-i Beyt esirlerinin Medine’ye geri götürülmesi emrini verdi. İmam Seccad as İmam Hüseyin as’ın kıyam felsefesini sürekli anlatarak, bu tarihi ve ulvi olayı yaşatmaya çalıştı. İmam Seccad as Medine’ye girişinde, İmam Hüseyin as’ın hak yolunu beyanda ve dini öğreti ve maarifi ihyada değişik metodlara başvurdu. Kerbelâ’nın hak ve hürriyet kıyamının bastırılmasından sonra toplumda şiddetli bir korku ve baskı atmosferi kol geziyordu. Emevi yöneticiler, daha açık ve inatçı bir şekilde fesat ve zulüm yapma, mazlum halkı katliam edip, bastırma politikası izlediler. İşte böyle bir ağır baskı ortamında her türlü silahlı kurtuluş ve hürriyet mücadelesi acımasızca bastırılacaktı. Bu yüzden İmam Seccad İslami düşünce ve kültürü derinleştirmek, islamın parlak çehresi üzerine konan tahrif, şirk ve cahillik tozunu temizlemek için, özel ve etkin bir rol üstlendi. Emeviler halkı islamın kabuğu ve zahiri meseleleriyle uğraştırıp, İslami hakikatini izole etmeye çalıştıklarına karşılık İmam Seccad as halkı dinin öz manası, hakikati ve cevheriyle tanıştırmaya, onların fikri ve akidevi köklerini derinleştirip, ilmi ve bilinçli bir İslam anlayışını yaşatmaya çalışıyordu. İmam Seccad as, Müslüman toplumun siyasi, kültürel ve toplumsal sorun ve gelişmeleriyle yakından ilgileniyordu. İmam Seccad bir gün Muhammed Bin Müslim Zehri adlı bilginin Emevi sarayının hizmetine girip, yoldan saptığını duyunca ona bir mektup yazıp, azarladı. İmam Seccad mektubunda şunları kaydetti:

“Sen Allah’ın düşmanıyla dost oldun. Onlar seni zulümleri doğrultusunda kullanıp, sapıklık ve saplantılarını senin üzerinden zirveye ulaştırmaya çalışıyor. Zalim yönetimler, senin gibi bilgin ve alimleri saraylarına davet edip, sıradan halkı kendi saflarına çekmeye çalışıyorlar. Halbuki Allah Kur’an-ı Kerim’de, alim ve bilginlerden din hakikatini halka anlatma konusunda söz almıştır. Uyan ve bil ki, süre dolmaktadır. Sen tüm yaptıklarını bilen Allah’a hesap vereceksin. “

İmam Seccad as’ın bu sözleri, tarih boyunca bütün bilgin ve alimlere bir uyarı niteliği taşıyor. İmam Seccad’ın vurguladığı gibi bilginler, kendi ilim ve bilgilerini zalim ve otoriter güçlerin hedefleri doğrultusunda kullanmamalı ve insani değerleri kurban etmemelidirler. İmam Seccad as’ın değerli hizmetlerinden bir kısmı, İrfan, ahlak, siyasi ve toplumsal meseleleri içeren güzel dualarıdır. İmam Seccad as’ın bu değerli eseri, “Sahife-i Seccadiye” adlı değerli ve Kudsi bir kitapta toplanmıştır. Bu dua kitabının en anlamlı cümlelerinden biri “Allahummesalli ela Muhammed ve ali Muhammed” ibaresidir. Bu kutsal ibare sürekli tekrarlanıp, halkı peygamber efendimiz ve Ehl-i Beyt’ine yönelmeye çağırmaktadır. Bu ibare, gerçek, hak ve seçkin rehber ve hükümdarların Ehl-i Beyt imamları ve önderlerden ibaret olduğunu vurguluyor. Sahife-i Seccadiye dua kitabı, Müslümanlarla insanlığa saadet kapılarını açma, zulüm ve sermaye egemenliği karşısında insani hürriyeti koruma, takva sahibi olma, fedakarlık yapma, sorunlarla mücadelede Allah’a tevekkül edip sığınma çağrısını yapıyor. İmam Seccad as bu dualarında İslami ilke ve maarifi en güzel ve cana yakın bir şekilde izah ediyor. Terbiyevi ve ahlaki değerleri anlamlı bir şekilde tanımlayıp, beyan ediyor. İmam Seccad as. Sahife-i Seccadiye dua kitabında zulüm ve adaletsizlikle mücadele gereğini vurgulayıp, Nur’a ulaşma yolunu belirliyor.  İmam Seccad as’ın fikri, kültürel ve toplumsal faaliyetleri, onun ahlaki ve insansever ülkülerini gölgelemedi. İmam Seccad as. her kes açısından sevgi, tevazu, ihsan, takva ve halk severlik abidesi sayılıyordu. İmam Seccad as’ın yoksul ve müstazaf halka beslediği sevgi ve saygı öylesine yoğundu ki, o haz. Yağmurlu ve soğuk gecelerde bile düşkünlerin yardımına koşardı. İmam Seccad geceleyin yoksul ve kimsesiz insanlara besin yiyecek taşırken, kendisiyle karşılaşan dostlarından birine şöyle buyurdu:

“Yoksul ve müstazaflara yardım ve ihsanda bulunarak, kendimi ahirete hazırlıyorum”.

İmam Seccad as. kesintisiz çalışmalarıyla halkı aydınlatıyor ve bilgilendiriyor, böylece Emevi’lerin baskıcı ve iğrenç çehresini açığa çıkarıyordu. Bu yüzden halkın bilinçlenmesi ve uyanış dalgalarıyla mücadele edemeyen Emevi yönetici Velid Bin Abdulmelik, İmam Seccad as’ı bir desise sonucu hicri kameri 94 yılında böyle bir günde şehit etti.

İmam Seccad as’dan bir vecize:

“Zararlı bir gıda maddesinden sakınıp, çirkinliğinden dolayı günah sayılan işlerden sakınmayanlara şaşarım.”

“Müslüman’ın marifeti ve dinin kemalini yansıtan şey; boş sözden sakınmak, münakaşaya girişmemek, sabırlı olmak ve güzel huylu olmakdır”.

 

 
Bugün 176 ziyaretçi (195 klik) kişi burdaydı!
 

burayada istenizi tan?tacak ufak bi yaz? ve telif hakk? ks?m? olabilir yada ba?ka bir?ey size kalm?? :D

 

Www.EndlessGenclik.Com

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol